21 Aralık 2013 Cumartesi

Son günlerde olan biten mide bulandırıcı ne varsa hepsinden daha tiksindirici bulduğum bir şey var o da insanların samimiyetlerinin çıkarlarına değdiğinde buharlaştığını görmüş olmam...Ve gösterilenin ardından hiç bir acabaya kapılmadan Allah Allah koşturan insanların konforlu ortamları...Herkesin kesin hükümleri cebinde cüzdanında saklı sanki nasıl oluyor da bu denli seri halde düşünüp yorumlayıp... olanı biteni iç dış analiz edip bir fikir ediniliyor ve derhal VIP bir taraf seçilebiliyor .Sanırım asıl maksat derhal kendine bir taraf seçip ortam muhabbetine dahil olabilecek kelamlara geçebilme telaşı. Neye hizmet ettiğini düşünecek vakit bu sebeple çoğu zaman bulunamıyor. Sormuyoruz neden bu ülkede durup durup bir şeyler patlak veriyor ve neden şimdi ,sormuyoruz bu hop oturup hop kalkmaların sonucunda ulaşılmak istenen ne... derhal olan ile alakadar olmalıyız çünkü , çünkü içinde popülerlik barından işin o kısmı sonrası olmadı ve öncesi unutuldu çoktan, bize ise şuan lazım...Bu tıpkı mahalle teyzelerinin beş çayı dedikodularının sonu başı olmayan ancak eğlendiren içeriklerine benziyor. Vasıfsız, sonuçsuz, muallak, ve hiçbir zaman netleşemeyecek muhabbetler zincirine halka olmakla meşgul ediyorken bizler zihinlerimizi , düşünmeyi değil takip etmeyi, fikir üretmeyi değil de paket paket ortaya atılanları dağıtmayı, yaymayı vazife edinmiş kalabalıklar oluyoruz böylece ... Ne etik, ne ahlaki, ne hoş bir manzara değil mi ?

Hiç yorum yok: