28 Temmuz 2012 Cumartesi

‎"herkes tercihinde özgürdür" diyerek yola çıkan ilk insan şimdi muhabbetin "kimse kimseye karışmasın, ilişmesin herkes ne hali varsa görsün kardeşim" seviyesine geldiğini görse vicdan azabı çekerdi bence...Bırakınız azcık da karışalım birbirimize belki bunca uzaklık bunca mesafe kalkar ortadan böylece...Mesela, bana gelsin karışsın biri desin ki "kardeşim bu sıcakta neden susuz kalıyorsun o kadar saat aklından zorun mu var" ya da desin ki "izah et bana kardeşim nedir bu ramazanı size bu denli kıymetli gösteren şey"...ve ben de karışmış olayım böylece oruç tutmamayı tercih etmiş birine ve anlatayım ,cevaplayayım, bilmediklerini ya da görmediklerini naçizane göstermeye çalışayım. diyeyim ki bak kardeşim bunları kaçırıyorsun,bak kardeşim bu sorumluluklarını savsaklıyorsun...vs... Yahut bir başkası gelsin desin ki bana "kardeşim yanlışın var,dilersen izah edeyim" ondan sonra herkes yine tercihleriyle baş başa kalsın tabii.Ondan sonrasına kimse karışamasın tabii ama konuşabilelim,anlatabilelim, bir araya gelebilelim,meseleyi çorba yapmayalım da biz birbirimize karışalım artık ,yetmiyor mu öyle karşıdan karşıdan süzüp gizliden birbirimizi çekiştirmelerimiz yahu..
not: bu bir mahalle baskısı çağrısı değildir element uydurmaya gerek yoktur...

Hiç yorum yok: