8 Şubat 2016 Pazartesi

Bir Kurban Bağışı Bedeli

Yasin en küçükleriydi 16 yaşında...
İçim öyle dolu ki nereden döküleceğini seçemiyor....
Öldürüldüler katledildiler... Hayır. Parçalandılar. Biz ki parmağımıza iğne batsa irkiliriz. Ben bu yaşımda hala korkarım kan aldırmaktan. Onların sırtlarını satırlarla kestiler. Çekiçlerle vurdular vücutlarına kafalarını parçaladılar.Yetmedi üçüncü kattan attılar yetmedi bedenlerini ezdiler yetmedi yaktılar...
Katlettiler öldürdüler çok boş kalıyor. Tıpkı leşkargalarının ağızlarında insanlık barış hak hukuk çocuklar ölmesin analar ağlamasın kelimelerinin kıymetsiz kalması gibi...
İçim çok dolu.
Bir avuç çocuk. dört beş kişi ki silahsız, bir mahalle içinde şölen havasında kesilip yakılıyor. Kadınlar zılgıtla eşlik ediyor buna sular kaynatıp döküyorlar üstlerine, kışlık odunlarını fırtaltıyorlar... Ve bir kadın geçiyor arabayla paramparça edilmiş bir çocuğun üzerinden sonra gidip kendi çocuğunu büyütmeye devam ediyor...
Peki ya bu vahşetin azmettiricisi olduğu hatta daha ilerisi faili olduğu alenen ortada olan HDP bu ülkede nasıl bu kadar oy alabiliyor. barış diyor kardeşlik diyor da buna nasıl bu kadar insan bu vahşiliğin üzerine hala inanabiliyor?Nasıl hala pkk cici çocuklardan müteşekkil bir dernekmiş de devlet onlara zulmediyormuş havası bu kadar rahat estirilebiliyor? Hangi akla hizmet bu adamlara belediyeler teslim etti oylarıyla insanlar!
Peki, bu topraklar, bu olayın yaşandığı mahalle bölge her neyse sınırlarımız içine dahil değil miydi? Bu olaylar bilinmez bir zaman içinde mi oldu. Nasıl olur da bu çocuklar o leş kargalarının insafına terk edilir onu da anlamıyorum. Polis napıyordu? Devletin güvenlikten sorumlu güçleri o arada daha önemli ne ile meşguldü? Neden ihbar üstüne ihbar aldıkları halde kimse oralı olmadı?
Sağ kurtulan genç diyor ki amcam geldi beni aldı.Sonra iki barikat geçmek zorunda kaldık . Birinde onlardan gibi davrandık diğerinde tutmadı Amcam barikatın silahların üzerine sürdü kurtulduk.
Bir sivil bunu yapabiliyorsa devletin güvenlik güçleri neden yapamıyor? Bir şehir gözlerini kapayıp kulaklarını tıkayıp sabahı mı bekledi yani naaşlarını kaldırmak için...Bunu benim aklım almıyor vicdanım kabul etmiyor.
Bizi öldürüyorlar diye gelen bir ihbara karşılık olarak kimler öldürüyor sorusunun sorulmasındaki mantık ne? Ne yani eğer hdp/ pkk işin içindeyse o ihbar ilgilenilmemesi gereken bir ihbara mı dönüşüyor ?Bu soru kimler adına soruluyor?
Ayrıca, bu insanların güvenliğinin sağlandığından devlet emin olmak zorunda değil mi? Polisin canı istemediğinde çekindiğinde artık sebebi neyse kafasına göre görevini yapmama lüksü ne zamandan beri var? O olaydan haberdar edilip de mabadını kımıldatmayan polisler şuan neredeler? Hala görevdeler mi? Hangi hakla! Hangi yüzle taşıyorlar o üniformayı!
İhbar üzerine müdahale etselerdi belki de bu gün o tv kanalında şehit diye bahsedilen çocuklar sadece büyük bir korkunun şahidi olarak katılacaklardı programa ... Bu ihtimali düşünmek bile yetiyor öfkelenmeye... Bu neyin rahatlığı . Neyin acizliği...
Ben ki suçlu dahi olsa bir insanın bunlara maruz kalmasına dönüp hak etmiş diyemem denilmesini kabul edemem. Bu masumların bu hale düşürülmesini aklım almıyor. Neydi bir mahalle insanı hayvandan aşağı düşüren bu öfkenin sebebi. Anlamıyorum. Bir anne nasıl olur da başka bir ana kuzusunun parça parça edilmesine zılgıtla tempo tutar anlamıyorum.
Vahşilik hayvana mahsus sanıyorduk peki bunlar ne? Her biri neye acıkmıştı ki 16 yaşında bir çocuğun bedeninde aradılar açlıklarını giderecek şeyi .
Bir evladı anne babası ne olursa tanımaz. Ne kadar parçalanırsa anne babaya dahi yavrusunu seçmek zor gelir?
Devletin boynuna borçtur diyorlar öyledir. Bu olayın faillerinin ,azmettiricilerinin , olanlara göz yumanların ,alkışlayanların, bunlara destek olanların, görevini kötüye kullanan hatta direk kullanmayan polislerin, müdahale etmeyen kamu personelinin ...kim varsa eli gözü hatta fikri değmiş kim varsa hepsinin yargılanıp cezalarının verilmesini sağlamak devletin boynun borcudur...

Hiç yorum yok: